| Navigasyon |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
| |
Ziyaretci Defteri (ACILDI) |
|
| |
| İsim: | fikret çomak | | Zaman: | 08.09.2008, 11:02 (UTC) | | Mesaj: | YASAMAYA DAiR
Yasamak sakaya gelmez,
büyük bir ciddiyetle yasayacaksin
bir sincap gibi mesela,
yani, yasamanin disinda ve ötesinde hiçbir sey
beklemeden ,yani bütün isin gücün yasamak olacak.
Yasamayi ciddiye alacaksin,
yani o derecede, öylesine ki,
mesela, kollarin bagli arkadan, sirtin duvarda,
yahut kocaman gözlüklerin,
beyaz gömleginle bir laboratuvarda
insanlar için ölebileceksin,
hem de yüzünü bile görmedigin
insanlar hem de hiç kimse seni buna
zorlamamis hem de en güzel en gerçek seyin
yasamak oldugunu bildigin halde
Yani, öylesine ciddiye alacaksin ki yasamayi,
yetmisinde bile, mesela, zeytin dikeceksin,
hem de öyle çocuklara falan kalir diye degil
ölmekten korktugun halde ölüme
inanmadigin için, yasamak yani agir
bastigindan.
Diyelim ki, agir ameliyatlik hastayiz,
yani, beyaz masadan,
bir daha kalkmamak ihtimali de var.
Duymamak mümkün degilse de biraz erken
gitmenin kederini
biz yine de gülecegiz anlatilan Bektasi fikrasina,
hava yagmurlu mu, diye bakacagiz pencereden,
yahut da sabirsizlikla bekleyecegiz
en son ajans haberlerini.
Diyelim ki, dövüsülmeye deger bir seyler için,
diyelim ki, cephedeyiz.
Daha orda ilk hücumda, daha o gün
yüzükoyun kapaklanip ölmek de mümkün.
Tuhaf bir hinçla bilecegiz bunu,
fakat yine de çildirasiya merak
edecegiz belki yillarca sürecek olan
savasin sonunu.Diyelim ki hapisteyiz,
yasimiz da elliye yakin,
daha da on sekiz sene olsun açilmasina demir kapinin.
Yine de disariyla birlikte yasayacagiz,
insanlari, hayvanlari, kavgasi ve rüzgariyla
yani, duvarin ardindaki disariyla.
Yani, nasil ve nerede olursak olalim
hiç ölünmeyecekmis gibi yasanacak...
Bu dünya soguyacak,
yildizlarin arasinda bir yildiz,
hem de en ufaciklarindan,
mavi kadifede bir yaldiz zerresi yani,
yani bu koskocaman dünyamiz.
Bu dünya soguyacak günün birinde,
hatta bir buz yigini
yahut ölü bir bulut gibi de degil,
bos bir ceviz gibi yuvarlanacak zifiri karanlikta uçsuz bucaksiz.
Simdiden çekilecek acisi bunun,
duyulacak mahzunlugu simdiden.
Böylesine sevilecek bu dünya
"Yasadim" diyebilmen için...
NAZIM HiKMET
|
| İsim: | ismail tamer cetin | | Zaman: | 06.09.2008, 20:41 (UTC) | | Mesaj: | NOSTALJİ
Henüz kurşun gibi ağırlığıyla 12 eylülün karanlıgı: bir hüzün gibi çökmemişti üstümüze... ya da biz öyle sanıyorduk. Savrulmamıştık. Taptazeydik...
Bir tek gırgır dergimiz vardı. Ve hayatın gırgır olduğuna inanan, bir sınıf dolusu genç insan...
Keneler henüz öldürmüyordu. Bir kutup ayısı gibi: ayagimızın altında erimiyordu, yuvamız.
Sevdalarımızı dimdik yaşıyorduk. Masumduk, umutlarmizi da yitirmemiştik üstelik...
Paraya tapmıyorduk, tapanlarıda anlamıyorduk. Yoksulduk alabildigine ama sahiptik gökyüzüne... Sevgiyi bölüşebiliyorduk ekmek niyetine...
Aranıza en son katılan kişi bendim. Son sınıfta gelmiştim. Beni hemen bağrınıza bastınız ama temkini de elden bırakmadınız. Öyle ya; aykırı ve bilmiş bir insani kabullenmek her babayiğidin harcı değildi.
(din dersi hocasida bir hayli zorlanmıştı)
O günleri bu yüzden çok özlüyorum. Yitirilmemiş o kadar çok şey vardı ki!
dostum Niyazi; Bence "onuncu koy" kalmalı köyümüze ve köylümüze zaten koydular koyacaklarını... koylarımıza da yatıp (!) demir attılar... kumsallarımızı da beach yaptılar... varsın "onuncu köy" koy da olsa kalsın yerli yerinde. |
| İsim: | cevdet | | Zaman: | 06.09.2008, 09:01 (UTC) | | Mesaj: | Günaydın Rafet,günaydın arkadaşlar.Hepinize iyi hafta sonları diliyorum. İstanbula gelen olursa bende muhakkak beklerim.Beni arayın.Sağlıklı ve segi ile kalın. |
| İsim: | Rafet ÇOMAK | | Zaman: | 06.09.2008, 08:50 (UTC) | | Mesaj: | Günaydın arkadaşlar nasılsınız,umarım herkes iyidir.Kendinize iyi bakın,Bartın'A BEKLERİM.Selam saygılar |
| İsim: | selvet bosatncı | | Zaman: | 05.09.2008, 15:15 (UTC) | | Mesaj: | rafet teşekkür ederim insanlar zamn içersinde yoğunluktan unuta bilior ama ben sizleri asla unutmadım benim gözümde sizler öz ve öz dostlarımızsınız meslekleriniz ne olursa olsun zamnında tanıdığım bildiğim özüne sahip insanlar olarak kalmanızdır bizler yerine göre beyfendi yerne göre hanfendi ama özümüzde hepimiz insan gibi insan olabildiysek ne mutlu ama bizlerde büyüklerimiz gibi yaşlanıoruz onların zamnına gelioruz vicdan ve insan duygularını taşıyabilmek çok önemli rafet sende bu özünü hiç kaybetmedin kendinize iii bakın eşine selemler..... |
| Kullanıcı: | 
baypen
Kapalı | | Zaman: | 05.09.2008, 15:13 (UTC) | | Mesaj: | Sevgili Servet ;
Kızının ağir bir ameliyat geçirdiğinden bahsediyorsun. Ağır ameliyatın " Geçmişolsun " uda büyük olur. Öncelikle kızına ve siz ev halkina büyük geçmiş olun. Anladığım kadari ile şuan herşey iyiye gidiyor. Bu hepimiz adina sevindirici bir durum.
SEVGI VE DOSTLUKLA......
Niyazi |
| İsim: | Naime Eren(Barış) | | Zaman: | 05.09.2008, 14:43 (UTC) | | Mesaj: | selam arkadaşlar
hanefi hocanın şiir kitabında özgeçmişi ile ilgili bölümü okuduğumda şaşırdım
1956 Yılında Karlıovanın Qerahemza(Karahamza) köyünde doğmuştur.alfabemizde artık bir (Q)harfi de var
sizin de dikkatinizi çektimi
|
| İsim: | cevdet | | Zaman: | 05.09.2008, 13:53 (UTC) | | Mesaj: | Merhaba Niyazi.Çalışmalar nasıl gidiyor,yeni fikirler varmı?Hanefi hoca ile görüşüyormusunuz.Selamlar,sevgiler. |
| İsim: | Aysel Mert(ÜNAL) | | Zaman: | 05.09.2008, 11:34 (UTC) | | Mesaj: | Herkese selam her gün bu siteye ugramadan gecemiyorum,belki gurbetde olmanin buruklugu olabilir.Bekir abiyle mübeccel hocanin bir resmi var fakat hocamizin soyismini hatirlayamiyorum.Üj bej gecmez cocuklar derdi,onu unutmuyorum.Herkese selamlar hayirli ramazanlar. |
| İsim: | Naime Eren(Barış) | | Zaman: | 05.09.2008, 08:43 (UTC) | | Mesaj: | merhaba arkadaşlar
yazılan mesajları okuduğumda çok seviniyorum
Okşan hocamızın da yazdığı mesaja sevindim ben hatırlayamadım ama olsun
aslında hocaların isimlerini burdan okudukça aklıma geliyor birde Necmi diye bir hocamız vardı soyadı güneş olabilir emin değilim ibrahim görkem diye bir matematik öğretmenimiz vardı
tüm arkadaşlara selamlar
hoşçakalınız
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
